ARAP TURİZM PAZARINA YÖNELİK YENİ YAKLAŞIMLAR VE ÖNERİLER

 Arap Turizm Pazarına Yönelik Yeni Yaklaşımlar Ve Öneriler

 2009 yılının son döneminde Türkiye ile Suriye, Lübnan ve Ürdün arasındaki vize uygulaması karşılıklı olarak sona erdirilmiştir. Başta vize uygulamasının kaldırılmış olmasının olumlu etkileri olmak üzere Türkiye ile bu ülkeler arasında gelişen ve yoğunlaşan siyasi ve ekonomik ilişkiler, kültürel ve turistik alanlardaki ilişkilerin ve hareketliliğin de önemli ölçüde artmasını sağlamıştır. Bu hareketliliğin önümüzdeki dönemde artarak devam edeceği öngürülmektedir. 

Suriyeli vatandaşların 2009 yılında en fazla ziyaret ettikleri ülke Türkiye olmuştur. (509 bin ziyaretçi) Türkiye’nin, 2009 yılında olduğu gibi 2010 yılında da Suriye vatandaşlarının seyahat tercihlerinde yine birinci sırada tercih edilen ülke olacağı ve Suriye’nin 2010 yılında Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen Dünyadaki ilk 10 ülke arasına gireceği öngörülmektedir. 2010 yılının ilk yarısına ilişkin ziyaret rakamları da açık bir şekilde ortaya koymaktadır ki yükseliş trendinin aynı hızla devam etmesi halinde 2010 yılı sonunda bir milyonu aşkın Suriyeli turist ülkemizi ziyaret edecektir.

Suriye’den Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısının Türkiye’ye gelen toplam ziyaretçi sayısı içerisindeki oranı, 2009 yılının ilk 6 aylık döneminde % 1.70 iken, bu oran 2010 yılının ilk 6 aylık döneminde % 3.24’e yükselmiştir. 

Suriye’den Türkiye’ye 2010 yılının ilk 6 aylık döneminde gelen ziyaretçi sayısı tüm Arap Ligi üyesi Ülkelerden ( Toplam 22 Ülke ) gelen ziyaretçi sayısı toplamının yaklaşık % 51’ini oluşturmaktadır. Bir başka ifade ile Suriye’den Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı geriye kalan 21 Arap Ülkesinden gelen ziyaretçi sayısının toplamından daha fazladır. 

Lübnan ve Ürdün açısından da vize uygulamasının kaldırılması ile birlikte turizm hareketliliği açısından önceki yıllara oranla çok daha yoğun bir döneme girileceği öngörülmektedir. 

Karşılıklı turizm hareketliliğinin en temel dezavantajlarından birisi olarak görülen vize uygulamasının Türkiye ile Suriye, Lübnan ve Ürdün arasında kaldırılmış olması ve ülkemiz ile Arap ülkelerinin önemli bir kısmı arasında son dönemde gelişen ve yoğunlaşan siyasi ve ekonomik ilişkiler, Türk turizminin Arap Pazarındaki tanıtımının gözden geçirilmesini ve son yıllarda ortaya çıkan yeni konjonktüre uygun yeni yöntem ve stratejiler geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. 

Bu doğrultuda, aşağıda başlıklar halinde sıralanan hususların Türk Turizm sektörü (kamu ve özel) tarafından değerlendirilmesi ve Arap Pazarı için uygulamaya geçirilmesinin son derece önemli olduğu düşünülmektedir. 

1 – Türk Televizyon Dizilerinin Kullanılması

Son yıllarda Türkiye’de çekilen televizyon dizilerinin Arap televizyonları üzerinden Arapça konuşulan bütün ülkelerde yayınlanması ve bu dizilerin büyük bir ilgi ile karşılanmasının önemli bir tanıtım fırsatı olduğu değerlendirilmektedir. Bu diziler genellikle uydu yayını üzerinden izleyiciye ulaştırılmakta ve aynı anda birden fazla ülkede milyonlarca izleyiciye ulaşmaktadır. Bu dizilerin önemli bir kısmı öncelikle Birleşik Arap Emirlikleri kökenli televizyonlar üzerinden yayınlanmaktadır. Yayınlanan bazı dizilerin görev bölgemizde yaşayan insanların oldukça önemli bir kısmı tarafından yoğun bir şekilde takip edildiği ve hatta bazı insanların kendilerini bazı dizi kahramanları ile (Necati Şaşmaz, Tuba Büyüküstün, Kıvanç Tatlıtuğ gibi) özdeşleştirdikleri gözlemlenmektedir. Bunun yanında bazı dizilere duyulan hayranlığın düzeyi o denli yükselmektedir ki dizilere ilişkin Türkiye’de dahi olmayan hediyelik eşya, poster, giysi ve benzeri ürünler üretilip hayranlarına satışa sunulmaktadır. 

Bu nedenle bahsi geçen Türk Dizileri üzerinden tanıtım fırsatının bütün Arap ülkelerini kapsayacak bir anlayışla ele alınması, Ülkemizin bu bölgedeki tanıtımında dizi kahramanlarının kullanılması imkanlarının araştırılması ve Arap ülkelerinin tümündeki durumun tespit edilerek bu diziler üzerinden tüm Arap ülkelerine yönelik ortak bir reklam ve tanıtım kampanyası düzenlenmesinin son derece faydalı sonuçlar ortaya çıkaracağı düşünülmektedir. 

2 – Yeni Destinasyonların Tanıtımı ve Arap Pazarında Yeni Oyunculara Duyulan İhtiyaç

Ülkemizin bir kaç yıl öncesine kadar Arap Pazarında turizm açısından sınırlı bir düzeyde tanıtılabilmiş olması nedeniyle Arap ülkelerinden ülkemize gelen ziyaretçilerin oldukça önemli bir bölümü yalnızca bir kaç destinasyonu ziyaret etmekte, bunun dışında kalan yerlerin önemli bir bölümü ise Arap turistlerce ziyaret edilmemektedir. Bu durumun altında yatan nedenlerin başında; ülkemizdeki tur operatörleri, seyahat acentaları ve konaklama tesislerinin önemli bir bölümünün bu pazarda hiçbir şekilde doğrudan ya da dolaylı olarak bir pazarlama ve tanıtma faaliyetine girişmemiş olmaları yatmaktadır. Suriye özelinde bakılacak olursa, Türkiye’den çok sınırlı sayıda tur operatörü ve seyahat acentası uzun yıllar boyunca yalnızca önceden anlaşma yapmış oldukları sınırlı sayıdaki konaklama tesisini Suriyedeki tur operatörlerine önermişler ve Suriye’deki tur operatörleri de başka konaklama tesisi ya da destinasyon arayışına girişmemişlerdir. Günümüzdeki duruma bakıldığında da Suriye pazarında profesyonelce pazarlanan destinasyon ve konaklama tesisi sayısı son derece azdır ve yukarıda belirtilen durum halihazırda da genel olarak devam etmektedir. 

Bu nedenle daha önce Suriye ve diğer Arap ülkelerinin turizm pazarında faaliyet göstermemiş olan Türk tur operatörü ve seyahat acentalarının Suriye’ye ya da diğer Arap ülkelerine giderek muhatapları ile bire bir görüşmek suretiyle gerçekleştirecekleri tanıtım ve pazarlama faaliyetleri neticesinde son derece başarılı neticeler elde edebilecekleri öngörülmektedir. 

Bunun yanı sıra Türkiye’de özellikle Arap turizm pazarı konusunda yeterince uzmanlaşmış ve Arap ülkelerinde kurumsallaşmış ( doğrudan faaliyet ya da Arap partnerler ile birlikte faaliyet gösteren ) tur operatörü ya da seyahat acentesi sayısı son derece azdır. Bu nedenle, kurumsal kabiliyeti yüksek olan profesyonel Türk tur operatörü ve seyahat acentelerinin Arap pazarına girmeleri halinde harekete geçirebilecekleri potansiyelin son derece büyük olduğu düşünülmektedir. 

3 – Arap Aile Yapısına Uygun Tatil Modelleri

Arap halkının önemli bir bölümü ( özellikle 40 yaş ve üzeri insanlar ) seyahatlerini aileleri ile birlikte yapmayı tercih etmekte ve seyahatleri süresince kendi ülkelerinde ve yaşadıkları evde nasıl hareket ediyorlarsa o şekilde rahat hareket edebilmeyi istemektedirler. Bu durum, Ülkemizde son derece yaygın olan ‘herşey dahil’ tatil formatının dışında bir çok unsuru gerektirmektedir. Bu nedenle ülkemizde, bilhassa maddi gelir düzeyi yüksek olan ve kalabalık bir aile ile seyahat etmek isteyen Araplara yönelik yeni tatil modelleri oluşturulması zorunludur.

Konuyu örneklemek gerekirse, Suriye’ye 2009 yılında Arap ülkelerinden yaklaşık 3.500.000 (üçmilyon beşyüzbin) ziyaretçi gelmiştir. Gelenlerin önemli bir kısmı en az 1 ay süre ile ve genellikle sahip oldukları ya da kiraladıkları özel evlerde / villalarda konaklamışlardır. Yine gelenlerin çok önemli bir kısmı kendi özel araçları ile gelmiş ve gelme gerekçesi olarak Suriye’nin yaz aylarında diğer Arap ülkelerine kıyasla daha serin bir iklime sahip olmasını göstermişlerdir. Suriye’ye gelen Arap turistlerin önemli bir kısmının konakladıkları yerlerde özel yardımcıları ile ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri lüks imkanlar ve mekanlar bulunmaktadır. 

Türkiye’de de özellikle yaz aylarında hava sıcaklığının serin olduğu bölgelerimizde bu tür tatil imkanlarının oluşturulması ve Arap ülkelerine tanıtılması durumunda gelir düzeyi yüksek olan ve uzun süreli seyahat eden Arap ziyaretçi sayısında çok ciddi artışlar sağlanabilecektir. 

4 – İstanbul’un Ağırlığı ve Önemi

İstanbul, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı için ne anlam ifade ediyorsa, ne kadar değerli ve önemli ise, Arap halkının önemli bir kısmı için de o derece önemli ve değerlidir. Örneğin; İstanbul bir çok Suriyeli için bir hayal şehridir ve her Suriyelinin mutlaka hayatında en az bir kere bu şehri görmesi gerektiğine inanılmaktadır. İstanbul aynı zamanda bazı Araplar için bir iftihar vesilesidir. Şöyle ki; ailesinin kökeni İstanbul’a dayanan veya herhangi bir dönemde İstanbul’da görev yapmış bir akrabası veya tanıdığı olan ya da herhangi bir şekilde İstanbul ile bir irtibatı bulunan bir kişi için İstanbul’la kurulan bu bağ bir statü göstergesidir ve kişi bu hususu hemen her vesile ile dile getirmekten büyük bir övünç duyar. 

Bu çerçeveden bakıldığında İstanbul’un Arap ülkelerindeki tanıtımının tek başına ve genel tanıtım konseptinin dışında, yeni ve farklı bir şekilde yapılması gerektiği düşünülmektedir. 

5 – Arap Ülkelerinde Yeni Trendler: Antalya ve Muğla

Kalabalık aile ile birlikte tatil yapmaktan hoşlanan Arap turist profilinin yanı sıra özellikle 18 – 35 yaş arası genç Arap jenerasyonunda son dönemde deniz, eğlence, macera ve alışveriş unsurlarının daha yoğun olduğu destinasyonlara ilgi gösteren bir kesim ortaya çıkmıştır. Bu kesim genellikle kültürlü, eğitimli, yabancı dil bilen ve gelir düzeyi orta – üst seviyedeki insanlardan oluşmaktadır. Bu kesimin son dönemde en çok ilgisini çeken destinasyonlarımız ise Antalya, Alanya, Kemer, Bodrum, Marmaris ve Kuşadası’dır. Özellikle Antalya’yı ziyaret etmek Araplar arasında giderek bir modaya dönüşmektedir. Bu kesime yönelik olarak özellikle Arapça veya İngilizce hazırlanmış internet siteleri ile sosyal paylaşım sitelerinde yapılacak tanıtım kampanyaları son derece etkili olacaktır. Bunun yanı sıra Arap dünyasına ortak yayın yapan televizyonlar üzerinden yapılacak tanıtım kampanyaları da son derece önemlidir. 

6 - Karşılıklı Turizm Hareketliliğinin Altyapısı Tamamlandı, Sıra Sektör Temsilcilerinin Buluşmasında

Suriye, Lübnan ve Ürdün’den ülkemize yönelik ziyaretçi hareketlerini daha üst düzeye çıkarmak için bürokratik ya da teknik anlamda yapılması gereken bir çok düzenleme ( vize uygulamasının kaldırılması, turizm işbirliği anlaşmaları ve benzeri ) son dönemlerde hayata geçirilmiştir. Bundan sonraki süreçte, diğer maddelerde belirtilen hususlar da gözönünde bulundurularak Türkiye’deki turizm sektörü temsilcilerinin görev bölgemizdeki Suriye, Lübnan ve Ürdün ile diğer Arap ülkelerine gelmeleri, bu ülkelerdeki muhatapları ile bire bir görüşmek suretiyle gerçekleştirecekleri tanıtma ve pazarlama faaliyetleri neticesinde ortaklıklar kurmaları ve işbirliği anlaşmaları imzalamaları mevcut hareketliliği en üst düzeye çıkartacaktır.

Bunun yanı sıra diğer maddelerde değinildiği üzere klasik turizm türleri dışındaki alternatif turizm türlerinin ve bugüne kadar sunulmuş ve pazarlanmış olan destinasyonların (İstanbul, Mersin, Hatay gibi) yanı sıra farklı destinasyonların Arap ziyaretçilere sunulması halinde talebin daha da artacağı ve Türkiye’nin Arap turizm pazarından aldığı payın çok daha yüksek bir düzeye ulaşabileceği düşünülmektedir. 

7 – Türkiye’yi Araplar Vasıtasıyla Arap Vatandaşlarına Anlatmak

Hazırlanacak olan bir proje ile Arapça olarak hazırlanacak ve Arap ülkelerinde tanınan meşhur sanatçılar, yazarlar, gazeteciler ve diğer kanaat önderleri tarafından sunulacak tanıtım filmlerinin ya da televizyon programlarının yaklaşık 400 milyon nüfuslu Arap toplumunun önemli bir kesimine hitap edebileceği ve başarılı sonuçlar verebileceği düşünülmektedir. Zira Arap halkı genellikle kendilerine bir yabancının vereceği bir mesajdan ya da telkinden ziyade kendi ulusundan olan ve tanıyıp güvendikleri bir kişinin vereceği mesaja ya da bilgiye çok daha fazla itibar göstermektedir. 

8 - Türk Sanatçılarının Kullanılması

Türk televizyon dizilerinin yanı sıra Arap Ülkelerinde tanınan ve çok sevilen sanatçılarımızın da ( İbrahim Tatlıses, Sibel Can gibi ) değişik organizasyonlar çerçevesinde kullanılmaları halinde ülkemizin tanıtımında oldukça başarılı sonuçlar alınabileceği düşünülmektedir. 

9 – TRT El Türkiye ( TRT Arapça Kanalı )

Özellikle Suriye’de yaşayan insanlarla yapılan görüşmeler neticesinde 2010 yılı Nisan Ayında yayın hayatına başlayan TRT Arapça kanalının henüz Arap halkı tarafından yeterince tanınmadığı ve bilinmediği gözlemlenmiştir. Ülkemizi yaklaşık 400 milyon nüfuslu Arap dünyasına Arapça olarak tanıtan ve çok önemli bir boşluğu doldurduğu ve aynı zamanda çok önemli bir görevi ifa ettiği düşünülen bu kanalın Arap ülkelerinde tanıtılması ve bilinirliliğinin arttırılması için gerekli tanıtım faaliyetlerinin arttırılması son derece faydalı sonuçlar doğuracaktır. 

10 – Türk Turizmini Tanıtan Güncel bir Arapça İnternet Sitesi Kurulması

Ülkemizin, 22 Arap ülkesinde yaşayan yaklaşık 400 milyon Arap vatandaşına etkili ve doğru bir şekilde tanıtılabilmesi için fonksiyonel ve güncel bilgileri içeren bir Arapça İnternet Sitesi kurulması gerekmektedir. Halihazırda kullanılan TC Kültür ve Turizm Bakanlığı Arapça web sitesi ihtiyacı yeterince karşılayamamaktadır. Bu çerçevede Ülkemizin tanıtım portalı olan www.goturkey.com internet sitesinin Arapça versiyonunun hızlı bir şekilde hazırlanarak hizmete girmesinin son derece faydalı olacağı ve önemli bir ihtiyacı gidereceği düşünülmektedir. 

11 – Arapça Broşür ve Tanıtıcı Materyal İhtiyacı ile Online Broşür Uygulaması

Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Kültür ve Tanıtma Müşavirliklerine, bulundukları ülke ve şehirlerde yapılan tanıtıcı broşür ve materyal taleplerinin çok önemli bir kısmını Arapça dilindeki broşür ve tanıtıcı materyaller oluşturmaktadır. Arapça dilinde tanıtıcı broşür hazırlama ile ilgili olarak son dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığının yanı sıra özel sektör tarafından bazı çalışmalar yürütülmekteyse de bu çalışmalar talebi karşılamaktan henüz oldukça uzaktır. Arapça broşür ve tanıtıcı materyal hazırlama işinin yalnızca Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından değil özel sektör tarafından da ele alınması ve sektör temsilcilerinin faaliyet gösterdikleri destinasyonlarla ilgili Arapça broşür ve tanıtıcı materyal hazırlama çalışmalarını arttırmaları son derece önemlidir. 

Hazırlatılan Arapça broşür ve diğer tanıtıcı materyallerin dağıtımının ise Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Kültür ve Tanıtma Müşavirlikleri, Müşavirlik bulunmayan ülkelerde ise Büyükelçilikler, Türk Hava Yolları Büroları, Türk Kültür Merkezleri, TİKA ofisleri ve Türkiye ile ilgili diğer resmi / özel kurum ve kuruluşlarca yapılabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. 

Belirtilen bu kurum ve kuruluşlarda Ülkemizi tanıtıcı Arapça broşür ve tanıtıcı materyalin bulunmamasının, bireysel olarak broşür ve tanıtıcı materyal istemeye gelen ziyaretçiler ile kurumsal olarak broşür ve tanıtıcı materyal talep eden seyahat acenteleri, tur operatörleri, yazılı - görsel medya kuruluşları ile diğer ilgili kurum ve kuruluşlar nezdinde ülkemiz açısından olumsuz bir imaj oluşturması kaçınılmazdır.

Bunun yanı sıra resmi internet tanıtım portalımız www.goturkey.com da Arapça dahil tüm dillerde online broşür ve harita uygulamasına geçilmesinin ve ülkemizi tanıtıcı broşür ve haritaların ziyaretçilere online olarak ulaştırılmasına imkan sağlayacak uygulamaların hayata geçirilmesinin son derece önemli olduğu düşünülmektedir. 

12 – Türk Hava Yolları ile Özel Havayolu Şirketleri

Suriye pazarı çerçevesinde bakıldığında artan turizm hareketliliğini karşılamak üzere Türkiye’den Suriye’ye sefer düzenleyen Türk Hava Yollarının sefer sayıları ile uçuş noktalarının arttırılması bunun yanı sıra daha fazla sayıda özel havayolu şirketinin de Suriye pazarında faaliyet gösterebilmeleri için gerekli işlemlerin yerine getirilmesi büyük önem arz etmektedir. 

Türk Hava Yollarının özellikle bahar ve yaz döneminde Antalya ve Muğla gibi önemli turizm destinasyonlarına doğrudan ve yeterli sayıda sefer düzenlemesi, son dönemde bu bölgelere karşı Suriye seyahat pazarında ortaya çıkan önemli potansiyelin karşılanması bakımından son derece önemlidir. Haziran ayından itibaren Türk Hava Yollarının iştiraki olan Anadolujet tarafından haftada 2 defa Şam – Antalya seferi düzenlenmekteyse de bu durumun talebi karşılamaktan uzak olduğu gözlenmektedir. 

13 - Bölgesel Yakınlığın Avantajlarının Kullanılması

Suriye, Lübnan ve Ürdün’ün ülkemize olan coğrafi yakınlıkları oldukça önemli bir avantaj oluşturmaktadır. Özellikle vizelerin kaldırılması ile birlikte bu avantajın harekete geçirilmesi ve bu çerçevede Suriye’ye komşu illerimizdeki turizm potansiyelinin daha fazla tanıtılması son derece önemlidir. Son dönemde özellikle Suriye vatandaşlarının Gaziantep, Şanlıurfa ve Hatay illerimizi alışveriş ve gezi maksatlı günübirlik ziyaretleri yoğunluk kazanmıştır. Bu hareketliliğin arttırılması ve bir kaç günlük ziyarete dönüştürülmesi için Suriye’ye komşu olan illerimizde gerekli tanıtım ve pazarlama çalışmalarının arttırılması ve hızlandırılması gerektiği düşünülmektedir.

 

TÜM HABERLER
25  Nisan  2024
TÜRSAB Heyetimiz, 'Meksika Turizm Tanıtım Etkinliği'ne Katıldı
HABERİ OKU
25  Nisan  2024
İran İslam Cumhuriyeti Heyeti, Kuzeydoğu Anadolu Bölge Başkanlığımızı Ziyaret E...
HABERİ OKU
24  Nisan  2024
TÜRSAB Gastronomi Turizmi İhtisas Başkanlığı Aylık Toplantısı Gerçekleştirildi
HABERİ OKU
24  Nisan  2024
Turistik Diyarbakır Ekspresi, Tarihi Ankara Garı'ndan İlk Seferine Başladı
HABERİ OKU
24  Nisan  2024
Medine Umre ve Ziyaret Forumu Başladı
HABERİ OKU
22  Nisan  2024
TURSAV Heyetimiz, TÜRSAB Turizm ve Meslek Lisesi’nde Bir Toplantı Gerçekleştird
HABERİ OKU
19  Nisan  2024
Güney Marmara BTK, Yalova İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü İş Birliği ile Bilgilen...
HABERİ OKU
19  Nisan  2024
Bodrum BTK Heyetimiz, Turizm Haftası Kapsamında Düzenlenen Etkinliklere Katıldı
HABERİ OKU
TÜM DUYURULAR
25  Nisan  2024
59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu ve Uluslararası İstanbul Yarı Marato...
HABERİ OKU
25  Nisan  2024
Enformasyon Memurluğu Yabancı Dil Online Yazılı Sınavı Hakkında Duyuru
HABERİ OKU
22  Nisan  2024
"İstanbul Turizm Fuarı" Hakkında Duyuru
HABERİ OKU
19  Nisan  2024
Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) Tarafından Başlatılan Batı Karadeniz'i Ke...
HABERİ OKU
19  Nisan  2024
Turist Rehberliği Meslek Kanunu’ndaki Değişikliklere İlişkin Önemli Duyuru
HABERİ OKU
19  Nisan  2024
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında Uygulanacak Ziyaret Hizmetleri Ha...
HABERİ OKU
18  Nisan  2024
Enformasyon Memurluğu Turizm Bilgisi Sınavı Hakkında Önemli Duyuru
HABERİ OKU
17  Nisan  2024
Milli Saraylar Acenta Portalı Faaliyete Başladı
HABERİ OKU